Dr.Kesici: “Beyşehir Gölü yönetilemedi”

Dr. Kesici, Haber Önses’te yer alan Beyşehir Belediye Başkanı Adil Bayındır’ın “Beyşehir Gölü kaderine terk edilmiyor” başlığıyla yayımlanan haberin linkini sosyal medya hesabından paylaşarak yaptığı değerlendirmede, Beyşehir Gölü’nün yıllardır süregelen yanlış uygulamalar ve yetersiz su yönetimi nedeniyle ciddi bir ekolojik tehdit altında olduğunu savundu. Bilimsel verilerin açık olduğunu vurgulayan Kesici, göllerde yaşanan kuruma ve ekosistem tahribatının yalnızca yüzde 20’sinin iklim kriziyle açıklanabileceğini, asıl nedenin ise yüzde 80 oranında insan kaynaklı hatalar ve suyun doğru yönetilememesi olduğunu ifade etti. UNESCO’nun da bu yöndeki açıklamalarına dikkat çeken Dr. Kesici, Beyşehir Gölü’nün bugünkü halinden sadece küresel ısınmanın değil, yıllardır yapılan yanlış planlamaların, ihmallerin ve göl havzasında gerçekleştirilen hatalı uygulamaların sorumlu olduğunu söyledi. Su toplama alanlarının tahrip edilmesi ve doğal dengeyi bozan müdahalelerin Beyşehir Gölü’nü geri dönülmesi zor bir noktaya taşıdığını dile getirdi. Kamuoyunda sıkça dile getirilen “İzmir’e bak”, “kuraklık her yerde” gibi söylemlerin gerçeği perdelediğini ifade eden Kesici, Beyşehir Gölü’nün bu hale gelmesinde yalnızca DSİ’nin değil, tüm paydaşların ve karar vericilerin sorumluluk taşıdığını vurguladı. Kesici, göl çevresinde yaşayanların ve geleceği düşünen herkesin artık gerçeklerle yüzleşmesi gerektiğini belirtti. “Para değil, göl bırakın” çağrısında bulunan Dr. Kesici, Beyşehir Gölü’ne sahip çıkılmadığı takdirde gelecek kuşaklara bırakılacak bir doğa mirasının kalmayacağını söyledi.  Yıllardır verilen sözlerin tutulmadığını, tarihlerinin sürekli değiştirildiğini ve “çekilecek, kurtulacak” söylemleriyle sürecin oyalandığını hatırlatan Kesici, daha önce de benzer açıklamaların yapıldığını ancak somut bir iyileşme sağlanamadığını ifade etti. Beyşehir Gölü’nün yağmur, kar ve sel sularını toplama alanlarının mutlaka korunması gerektiğini belirten Kesici, yaban hayatının barınma ve üreme alanlarının tahrip edilmemesinin hayati önem taşıdığını aktardı. Kesici, doğanın yalnızca bugünün değil, iklim koşullarının değişmesiyle gelecekte yaşanabilecek sel ve taşkın risklerine karşı da korunması gerektiğini vurguladı. Yetkililere çağrıda bulunan Dr. Kesici, geçici ve popülist uygulamalar yerine Beyşehir Gölü’nü merkeze alan, doğayı iyileştiren, koruyan ve sürdürülebilir çözümlerin acilen hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi. “Söz uçar, yazı kalır” diyen Kesici, belgelerin ve geçmiş açıklamaların ortada olduğunu belirterek, asıl meselenin sorumluluk almak ve Beyşehir Gölü’nü gerçekten korumak olduğunu sözlerine ekledi.