Müftü Aktaş: “Altın günü, doğum günü partisine dönüştürülmemeli”
Beyşehir ilçe Müftüsü Enes Aktaş, özellikle son dönemde kadınlar arasında yaygın olan altın günleri ile ilgili olarak, “Altın günleri doğum gününe, doğum günü partisine dönüştürülmemeli” uyarısında bulundu.

Aktaş, “Altın günü yapmak caiz midir?” şeklinde yöneltilen bir soruya sosyal medya üzerinden yaptığı video anlatımlarıyla cevap verdi.
Dini konularda yöneltilen birçok soruya da sosyal medya aracılığıyla zaman zaman yaptığı video paylaşımları ile cevap vererek bilgilendirmelerde bulunan Müftü Aktaş, son olarak “altın günü caiz midir?” sorusu hakkında takipçilerini aydınlattı.
Günümüzde kadınların hatta bazı erkeklerin de kendi aralarında toplanıp altın günleri yapabildiğine vurgu yaparak sözlerine başlayan Aktaş, altın günlerinin bir yardımlaşma ve dayanışma, borç alıp verme ilişkisi olayı olduğunu ve dini açıdan caiz olduğunu belirtti.
Ancak altın günü yapılırken dikkat edilmesi gereken hususlar olduğuna da anlatımında dikkati çeken Müftü Aktaş, bunları şöyle sıraladı:
“Burada dikkat edilmesi gereken çok önemli üç tane husus vardır. Birinci olarak; altın gününe katılan katılımcılar zarara uğratılmamalı ve verilen borçtan daha fazlası şart koşulmamalıdır.
Mesela ben iki gram altın veriyorum, benim vermiş olduğum 2 gram altına karşılık ‘herkesin sırası geldiğinde 3 gram olarak verecek’ diye bir şart koşulmamalıdır; bu faizdir, faiz de haramdır. Böyle bir fazlalık da caiz değildir.
“ELBETTE ALTININ GÜNÜ GÜNÜNE TUTMUYOR…”
Elbette altının günü gününe tutmuyor, yani bu ay almış olduğun altını aynı değerde bir sonraki ay alamıyorsun.
Ancak bu aradaki artış fazlalık bizzat altının kendinde değil değerinde meydana geldiğinden faiz olarak değerlendirilmez.
Sonuçta kişinin elinde bulunan altın da aynı oranda değer kazanmaktadır.
“BU TÜR ORGANİZASYONLAR YEME İÇME VE ALTINLARI TOPLAYIP DAĞILMA ÜZERİNE KURULMAMALI”
İkinci olarak; bu tür organizasyonlar yeme içme ve altını toplayıp dağılma üzerine kurulmamalıdır sadece.
Bunun yanında hazır toplanmışken kitap, dergi, makale, Kur'an gibi bir takım şeyler okunmalı, istifade edilmeli, ortam daha ulvi bir hale getirilmelidir ve kesinlikle israftan kaçınılmalıdır.
Yani altın günü, doğum gününe, doğum günü partisine dönüştürülmemelidir.
Üçüncü olarak; yine bu tür organizasyonları güvendiğiniz bildiğiniz sevip saydığınız ve muhabbet beslediğiniz kişiler arasında yapmalısınız.
Aksi halde ileride birtakım anlaşmazlık tartışma, kargaşa sıkıntı, problem gibi hiç istemediğimiz olaylar meydana gelebilmektedir.
Yani altın kulübü dövüş kulübüne dönüşebilmektedir.
Gerçi işin içine altın para pul girince ne muhabbet, ne sevgi, ne saygı ne güvenilirlik bir şey kalmıyor ama o da işin başka bir tarafı tabi…”